Kayıtlar

San Francisco etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

San Francisco Rıhtımından Alcatraz'a Dikiz

Resim
Hayatımın en soğuk yazı, San Francisco’nun Kışı Evet, San Francisco’nun yokuşlarından sahile indiğimizde deniz kıyısında olmanın keyfini sürelim, martılara simit atalım... İlk durağımız Embarcadero; kulağa çok havalı geliyor ama altı üstü  “rıhtım” demek İspanyolca’da. San Francisco’ya da bir zamanlar “Yerba Buena” deniyormuş; o da çok havalı bir isim, ancak İspanyolca’da “güzel baharat”ın ötesinde bir anlamı yok. Demek ki, yabancı kelimelerin çekiciliğine kapılmayacakmışız. Rıhtımımızın en göze çarpan binası, San Francisco Feribot Binası. SF feribot iskelesi, Golden Gate ve Bay Bridge köprüleri yapılana kadar son derece yoğun trafiği olan bir mekanmış. Daha sonra meşguliyeti azalmış. Bugünlerde binanın içi gayet şık lokantalarla, kafe ve restoranlarla hizmet veriyor.     Feribot Binasının çevresi de oldukça keyifli düzenlenmiş ve güzel bir havada körfez ve köprü manzarasının tadını çıkarabiliyorsunuz. Sağınızdaki köprü Golden Gate değil, San Francisco ile Oakland

Sislerin Arasından Golden Gate Köprüsü

Resim
Geçme Altın Kapı Köprüsünden, Ürkütürsün Maymunları San Francisco’nun hep İstanbul ile benzerlikleri vurgulandı şimdiye kadar. Bir Ankaralı olarak bu durumdan gocunmaya ve başkentimize bir paye çıkarmaya karar verdim. Şöyle bir benzerlik bulalım; hem San Francisco’nun, hem de Ankara’nın en çok ziyaretçi çeken mekanları Altın Kapı. Ancak Ankara Altınkapı, gecenin geç saatlerinde faal olan ve aile için tavsiye edemeyeceğimiz bir eğlence mekanı iken, San Francisco Altın Kapı dünyanın en meşhur ve en çok ziyaretçi çeken köprüsü. Golden Gate köprüsünün bu büyük şöhreti henüz sırrı çözülemeyen bir muamma. Dünyanın en yüksek/eski/uzun/geniş köprüsü falan değil. Şehir merkezine uzak, denizi soğuk. Her daim bir sis perdesinin altında olduğundan köprüyü görmek bile çoğu zaman mümkün değil. Ama gel gör ki, yine de dünyanın en meşhur köprüsü...   Hatta San Francisco’nun bir diğer asma köprüsü olan Bay Bridge’in esamesi bile okunmazken, Golden Gate’i beşikteki bebek bile tanıyor

Haight-Ashbury-Castro Üçgeni

Resim
ÇİÇEK ÇOCUKLARDAN “NEŞELİ” ÇOCUKLARA... San Francisco denilince tramvaylar, Golden Gate Köprüsü ve Çin Mahallesi ile beraber, şehrin bir özgürlükler ve aykırılıklar diyarı olduğu da akla gelir. Zaten şehirde gezerken City Lights kitapçısında ve Vesuvio Bar’da beat kültürünün nasıl yeşerdiğini, kendini ifade etme gücü bulduğunu görmüştük. Gayet bohem bir hayat tarzı yaşayan beatnikler, öncelikle şehir merkezinde, City Lights kitapçısı yakınlarındaki North Beach civarında ikamet etmişler. Zamanla şehrin bu bölgesi gelişmiş, kiralar artmış ve çulsuz beat kuşağı kendine yeni bir mahalle aramış. Haight Ashbury civarlarını gözlerine kestirmişler ve yavaş yavaş bu muhite sızmışlar. Savaş sonrası orta tabaka Amerikalı’nın konformist hayat tarzına karşı gelen, doğu felsefesine saygı duyan, içki, uyuşturucu ve cinsellik konusunda gayet liberal, müzik ve edebiyata tutkun gençlerin yöneldiği “beat” akımı, zamanla toplumsal gelişmelerin de etkisiyle hippiliğe doğru evrilmiş. Ş