Japon Yapmış Medya Macerası 13

Epeydir Japon Yapmış biraderlerin kozmik yolculuğu hakkında sizleri bilgilendiremiyordum, özlemişsinizdir kerataları… Bildiğiniz gibi, üç kardeşten oluşan kitap serimizin ilki olan “Japon Yapmış” bundan beş yıl önce kitapçılarda arz-ı endam etmişti. Ardından, “Japon Ne Yapmış” ve “Japon Yapmış Türk Gezmiş” ile üçlemeyi tamamladık. Geçtiğimiz beş sene içinde kitaplarımız büyük bir gişe hasılatı yaptı ve toplamda “Allah de Gerisini Koyver Gitsin” benzeri edebi/felsefi eserlerin bir saatte ulaştığı satış hacmine ulaşabildi…
Neyse efendim, konumuz kim çok satıyor, kim çok okunuyor tarzı bir tartışma değil, onu başka zaman yaparız, hem ne demişler “az satan candan, çok satan maldan”. Öyle değil miydi? Önemli olan, beş yıl içinde Japonya ve Uzakdoğu kültürüne gönül vermiş seçkin bir topluluğun dikkatini çekebilmiş olmak, onların kitaplarımı okuması, yorum yapması, eleştirmesi, kendi internet sitelerine konuk etmeleri, benimle irtibata geçip soru sormaları, fikir ve yardım istemeleri, ofisime gelip bir çayımı içmeleri (zaten kitap çok satsa çay parasından iflahım kesilirdi), söyleşi ve toplantılarına davet etmeleri, Japonya ile ilgili her türlü konuda görüşüme değer vermeleri oldu.

Özellikle üniversitelerden gelen davetler, tahmin edersiniz ki, beni en çok gururlandıran, mutlu eden davetler. Hareket alanım genelde Ankara içi ile sınırlı kalsa da, olabildiğince Japonya tutkunu genç ile tanışmak son derece keyifli oluyor. Her ne kadar onlar beni Japonya konusunda “otorite” görme hatasına düşse de, özellikle Japonya’daki güncel gelişmeleri, yeni eğilimleri, teknoloji ustası gençlerin gözünden öğrenmek beni zenginleştiriyor ve Japonya konusunda sürekli güncelliyor. Güzel.
Yakın geçmişte bu tip söyleşilerin en önemlilerini ODTÜ ve Hacettepe’de yaptım. ODTÜ’de Kültür ve Kongre Merkezindeki söyleşim, Japon Kültür Topluluğu’nun “Japonya Haftası” etkinlikleri esnasında oldu. Genelde sandalyelerde oturup kürsüde konuşanları dinleyerek mezun olduğum okuluma, kürsüde ahkam kesmek üzere ayak basmam beni epey heyecanlandırdı; ancak topluluktaki arkadaşların samimi ilgisi ile güzel bir akşam geçirdik.
Japonya Haftası’na ODTÜ’deki Japon öğrencilerin ve Japonya Büyükelçiliği yetkililerinin katılması da geceyi zenginleştirdi. Japonya’nın dört bir köşesinde çektiğim fotoğraflarla bezeli sunumum, ayıptır söylemesi, büyük ilgi çekiyor; hatta Japon bir öğrencinin “abi, falanca slayttaki tapınak fotoğrafını nerede çektin, ben hiç gitmedim de, bir not edeyim” tarzı soruları ile tereciye tere satmayı başardım.

ODTÜ söyleşisinden bir süre önce de Hacettepe Üniversitesi’ne davetli idim. Daha önceki yıllarda Tıp Fakültesi M Salonu’nda “Gezi Yazarlığı” konusunda bir sunum yaptığım (densizliğime bakın) Hacettepe Üniversitesi’ne, bu sefer Uzak Doğu Dilleri ve Kültürleri Topluluğu’nun davetlisi olarak katıldım.
Beytepe Kampüsündeki söyleşi yine gayet sıcak bir ortamda geçti ve Hacettepeli dostlarım beni çiçeklerle karşılayıp beratlarla uğurladılar. Lafı ziyadesiyle uzattığım söyleşinin en keyifli kısımlarından biri de, sunum sonrası imza ve birebir sohbet kısmı:
Üniversite buluşmaları dışında, kitabımın farklı çevrelere sızmış ve belleklerde yer bırakmış olması hoşumuza gidiyor tabii… Örneğin, hayranlıkla takip ettiğimiz Penguen Dergisinde, Bahadır Cüneyt Yalçın’ın tematik köşesinde saç ve berberlerle ilgili haftada Japonya berber maceralarımızdan bir alıntının yer alması hoşumuza gitti:
Penguen okuyacak vakti olmayan, çünkü KPSS sınavına hazırlanan gençlerimizin test çözerken karşılarına Japon Yapmış’ın çıkmasını rüyamda görsem hayra yormazdım; ama KPSS hazırlık sınavlarının tanınmış yayınevlerinden İhtiyaç Yayınları bizi bir Türkçe paragraf sorusuna konuk etmiş:
İşin acı tarafı, kendimle ilgili soruyu yanlış cevaplamış olmam… Hani klişe cümledir ya, “burada yazar şunu demek istemiş…” diye, aslında hiç demek istemediğim bir yerden soruyu çakmışlar, çünkü hiçbir söyleşimde “kitabıma popüler bir isim bulmaya çalıştım” demedim, diyemem, kendimle çelişirim. Ama test hazırlık sorusudur, bu şekilde kurgulamışlar, hazırlayan arkadaşların canı sağolsun.

Laf söyleşilerden açılmışken, hem en son söyleşilerimden birinin haberini vermek, hem de Japonya’yı tanımak ve haber almak adına en güncel ve kapsamlı Türkçe sitelerden birini tanıtmak isterim. www.japonturk.com sitesi, Japonya siyaseti, ekonomisi, kültürü, aktüalitesi hakkında güncel bilgiler almak için ilk başvuru adreslerinden biri oldu bile. Sürekli güncellenen site sayesinde gündemi “Japonya” olan bir gazeteye abone olmuş gibi hissedeceksiniz. Japontürk editörleri, sitelerine benimle bir söyleşiyi de ekleyerek şu naçiz kulunuzu mesut eylediler:

Bir dahaki sayımızda buluşana dek suşisiz ve sakesiz kalmayın efendim…

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sinema Dünyasında Tanrı'yı Arayan Filmler

Şikago Sokaklarında Cazın, Mafyanın ve Pizzanın Peşinde

Şikago'da "Dönen Dolaplar"